7.2.09

God of War: Chains of Olympus


God of War: Chains of Olympus
Yap: Ready At Dawn
Yay: Sony Computer Entertainment
Tasarım: Ru Weerasuriya
Yaz: Cory Barlog
Müz: Gerard Marino
Aksiyon
ABD
PSP
Xbox 360

God of War serisi hakkında söylenebilecek -kötü- fazla şey yok gerçekten, PlayStation 2'nin müthiş kataloğuna müthiş bir kapanıştı ilk iki oyunu. Üçüncüsünün PlayStation 3'ü tam manasıyla açabileceği günlerde yan sanayi bir oyununun (yan sanayi diyorum zira Chains of Olympus'u yapan firma ilk iki oyunu yapan firma değil) PSP'yi "açması" mümkün mü? Evet. Çok mümkün. PSP'nin fazla özel ve arzulanacak seviyede olmayan oyun katalogunun tartışmasız en nadide parçası Chains of Olympus, akıcı oynanışı ve akıl almaz grafikleriyle PSP'yi "iyi ki aldım ya" dedirtebiliyor size. Bir şeylere vurmak isteyen her oyuncunun sevebileceği bir oyun olduğu için, veya daha doğrusu, şahane bir oyun olduğu için dedirtiyor üstelik bunu. Hakkı da var hani.

B**

Intrigue


Intrigue
Tasarım: Stefan Dorra
Tema: Ortaçağ Gerçekçi/Finans
Oyuncu: 3-5
Süre: 45 dk - 1 saat

Intrigue tüm oyun boyunca yalan söylemem gereken bir Battlestar Galactica'dan sonra ilginç geldi bana ve itiraf etmeliyim ki sevmemde büyük bir etken de buydu. Fakat Intrigue'in "bir seferde bir müzakere" şeklindeki sistemi ve her şeyden önemlisi ne önerdiğin konusunda Diplomacy veya BSG'den çok daha fazla kontrole sahip olduğun gerçeği belki de onu BSG'den sonra oynamış olmamdan bile büyük etkenlerdi. Diplomacy'nin çok önemli bir parçası olan ve benim beceremediğim aktif rekabetten arınmış bir müzakere oyunu Intrigue ve gerçekten müthiş.

A

Battlestar Galactica: The Board Game



Battlestar Galactica: The Board Game
Tasarım: Corey Konieczka
Tema: Bilim-kurgu
Oyuncu: 3-6
Süre: 2-3 Saat

Uzun süredir oynamak istediğim fakat bir türlü denk gelemediğim bir masaüstü oyunuydu Battlestar Galactica, en sonunda bugün denk gelebildim. İşleyişi genel olarak dizinin hissettirdikleriyle paralel olduğu için hoşuma giden bir sistemi var oyunun. Saylon sistemi, 6 kişilik oyunlarda bile en az iki saylon olacağı için biraz taraflı gözükse de (üstelik saylonlar dört farklı şekilde kazanabilirken insanların sadece bir kazanma yolu var) insan olarak kazandığınızda sarfedeceğiniz çaba daha yoğun olduğu için oyun sizi daha meşgul tutuyor. Ben saylon olarak oynadığım için oyundan taraflı olarak biraz daha zevk almış olabilirim, fakat saylon olmasaydım bile aynı zevki alacağımı düşünmem bence oyunun kaliteli olduğunun en büyük kanıtı.

B*

6.2.09

Elite Beat Agents


Elite Beat Agents
Yap: iNiS
Yay: Nintendo
Tasarım: Keiichi Yano
Yaz: Kishiko Miyagi
Müz: Lisanslı
Ritm Oyunu
Japonya
Nintendo DS
2006

Elimde 250 dolar, harcayacak başka hiçbir yerim olmadığından gamestop'un sitesinde fiyat karşılaştırıyorum. Bir el konsolu alacağım, orası kesin, fakat hangisi olmalı ki? DS? PSP? PSP Slim? DS Lite? PSP 3000? Uzun süre düşündükten sonra harçlığımın geldiği gün gidip bir orijinal DS bir de orijinal PSP alıyorum, iki versiyonun da bir üst modellerinin önerdiklerinden fedakarlık yapmak koyuyor, fakat oyunsuz konsol olmaz, iki konsolun yanına da oyun almam lazım. PSP oyunum zaten önceden hazır, bir DS oyunu bulmam lazım... Pokemon kesin, başka? Elite Beat Agents mesela? Alıyorum oyunu, kartı DS'ime takıyorum ve... suratımdan bir gülümseme geçiyor, evet, iyi ki DS de almışım, PSP'de. Müthiş bir tasarım, müthiş bir mekanik, diğer her oynanış türünü sıkıcı gösterecek kadar harika bir oynanış. Wii'nin ilk saatlerindeki etkiyi saatlerce koruyor Elite Beat Agents, diğer oyunları oynamak eski moda görünüyor gözünüze. Müthiş.

A*

4.2.09

FIFA 08


FIFA 08
Yap: EA Canada
Yay: EA Sports
Tasarım: Joe Booth / Kaz Makita
Yaz: -
Müz: Lisanslı
Spor (Futbol)
Kanada
Xbox 360
2007

Bilgisayarımın Fifa 09'u kaldırmamasının üzerine giriştiğim PES 2009 bana arzuladığım tatmini verememiş, ben de bunun üzerine arayışlara girmiş, bunu da buradan söylemiştim. Skate 2'yi sattığım için elime geçen parayla ne yapacağımı düşünürken aklımdan tam olarak bu geçmişti işte, bu yüzden de hemen Fifa 08'e yöneldim. 09'a paramın yetmeyeceğini biliyordum ve bunun üstüne bir de 08'i iki senedir denemek istediğim gerçeği binmişti. İki senelik beklenti, son umut olarak sarılmanın bunu arttırması derken... ay aman boş verin tüm bu artı gerilimi falan, her bir beklentimi karşıladı Fifa 08. PC'deki Fifa'ların tümünden daha gerçekçi bir oynanış, harika bir multiplayer, süper modlar, harika arayüz. Bana "iyi ki almışım lan seni" dedirten (evet oyunlarla konuşurum ben) fazla oyun olmamıştı son zamanlarda, Fifa 08 onlardan biri oldu, iyi de oldu.

A

Life is Fine


Life is Fine
Allison Whittenberg
192 Sayfa
2008

Bu yazıya şöyle başlamayı planlıyordum aslında: "Kendime not, artık okul kütüphanesinden aldığın kitapları ve çizgi romanları okumamam lazım.". Gelin görün ki şu an okul çantamda bir önceki cümlede okul kütüphanesi olarak tasvir edilmiş mekandan alınma bir Animal Farm duruyor, o yüzden şöyle başlamam daha uygun sanırım: "Nasıl yapıyorum bilmiyorum, fakat okul kütüphanesindeki en durağan kitaplardan birini almayı bu üçüncü başarışım." Oysa ki Life is Fine'ın ismi çarpmıştı beni, çok güzel değil mi gerçekten? Life is Fine, basit, sakin, omuz silken bir ismi var Whittenberg'in kitabının. Maalesef aynı şeyi Whittenberg'in kitabı için söylemek mümkün değil. Ne bekliyordum bilmiyorum fakat bulduğum şeyin o bilinmez beklentiyi bile karşılayamadığı açık, beynin kitap okuyan yerlerinde pek fazla sarsıntıya yol açmayan, durağan bir öyküsü var Life is Fine'ın. Pek sıradışı değil, olması gerekip gerekmediği başka bir yazının konusu olsa da bu yazının konusu gereği sıradışı olmaması iyi bir şey de değil.

E*

1.2.09

Spider-Man: Friend or Foe


Spider-Man: Friend or Foe
Yap: Next Level Games
Yay: Activision
Tasarım: Brandon Gill / Jeff King
Yaz: Brian Reed
Müz: James L. Venable
Beat 'Em Up
Kanada
Xbox 360
2007

Artık ne kadar süredir içimde birikiyordu bilmiyorum fakat geçtiğimiz günlerden birinde sanki senelerdir oradaymış gibi gelen Manhattan'da ağ ata ata dolaşma isteğim patlamıştı. Ben de bu isteği doyurmak adına Blockbuster'a gidip henüz denemediğim iki Spider-Man oyunundan birini aldım, diğerinin kötü olduğunu biliyordum. Beni Spider-Man oyunlarının hepsinin açık uçlu olduğunu düşünmeye ne itti bilmiyorum fakat sırf o düşünce yüzünden Friend or Foe ilk bakışta beni hayal kırıklığına uğrattı. Açık uçlu bir dünya olmadığı gibi ağ atarak dolaşma da yoktu zira. Friend or Foe, benim aksime kiraladığı oyun hakkında biraz bilgi edinmek isteyen herkesin bildiği gibi bir beat 'em up oyunuydu, Marvel Ultimate Alliance ve X-Men Legends'ın rol yapma kısımları budanmış versiyonuydu hatta. Fakat bu oyunu her ne kadar olağanüstü olamayacağı bir kategoriye soksa da onu kötü yapmıyor. Friend or Foe pek yanlış yapmadan düzgün bir beat 'em up olmayı başarmış ve her ne kadar aklınızı başınızdan alacak kadar sarsıcı/çarpıcı/tokatlayıcı falan olmasa da oynanabilecek seviyede bir oyun.

C***

Absolution


Absolution
Muse
Tür: Alternatif
Uzunluk: 52:19
Yap: Muse
2003

Muse'un büyük bir ünü var ve hemen bununla derdimi anlatayım, ben sebebini anlayamıyorum. Muse senelerdir aynı şarkıyı yapıyor. Aynı türü veya aynı temada ilerleyen albümleri değil, aynı şarkıyı yapıyor. Senelerdir Bellamy aynı şekilde bağırıyor, gitarlar aynı, davullar, sözler hepsi aynı. Arada buna istisna bir iki şarkı çıkıyor albümde, onlar da zaten Muse'un dinlenesi tek şarkıları oluyor benim gözümde. Absolution da bu kurala istisna değil, Hysteria dışında neredeyse tüm albüm Muse standartlarında, fakat Hysteria'dan sonraki şarkıların öncekilere kıyasla daha dinlenebilir oldukları da açık. Yine de dinlenebilirlik kaliteye işaret değil, bu yüzden Muse'un Absolution'ı pek kaliteli bir albüm değil.

D***